Innocent children are dying every day in the world, for what? Dünya da her gün masum çocuklar ölüyor,ne için?

13 Tem 2009

İşin içinde Amerika olunca...


Yakalanan ve asılarak öldürülen gerçekten Saddam'mı değilmi bunu ben bilemem tabi'ki, bizlere zaman gösterecek bu gerçeği.



Ama için içinde amerika olunca insan hiç bir şeyi göz ardı edemiyor işte .



Ama bir gerçek varki bu asla göz ardı edilemez.size Demorasi getireceğiz diyerek bir ülkenin içi böyle boşaltıldı,alçakça planlı programlı.
Tanker görünümü verilmiş kamyonlarla,su veya mazot taşır gibi,bir ülkenin bir milletin hazinesi böyle çalındı.


Kamyonlar dolusu altın külçeleri,Irak halkının serveti işbirlikçi hainlerle birlikte amerikan ve ingiliz kasalarına taşındı,ne yazıkki ülkemizde hala bu kan emicilere inanan ve işbirliği içinde olan sözde aydın ve siyasetçiler var,bunları destekleyen satılmış medya var.


Türk halkının üzerimizde oynanan oyunlara karşı gözünü dört açması gerekir,uydurma senaryolarla uyutulan bu millet gerçekleri kendi gözüyle takip etmelidir,satılmış gazeteci ve siyasetçinin gözü ve vijdanı yoktur,onlar emredileni yazar ve söyler,yarın çok geç olmadan uyan ey millet,Türkün Türkten başka dostu yoktur...

5 Tem 2009

Kör edilen askerlerin hesabı sorulmayacak mı...



Biz Türkler birinin saçını çeksek bütün dünya birleşip üzerimize geliyor, bu da yetmiyor birde içimizden özür dileyen özürlüler çıkıyor.

Osmanlı'nın son dönemlerinde Arabistan cephesinde İngilizlere esir düşen 150 bin Türk askerinden 15 bininin, Mısır'da kurulan esir kamplarında, Ermeni ve İngiliz doktorlarca "fenni temizlik" bahanesiyle "cerasol" katkılı su tanklarında zorla banyo yaptırılarak gözlerinin kör edildiği ortaya çıktı. (Adanalı Tarihçi cengiz yurtseverin araştırması)

İnsanlık tarihinde bir eşi duyulmamış böyle bir olay, 15 bin Türk askerinin 'cerasol' katkılı banyolarda gözleri kör edilerek en hayati fonksiyonlarını kaybetmeleri 'savaş suçu' olduğu kadar insanlık onurunu ayaklar altına alan vahşi bir uygulamaydı.
İşgal altındaki İstanbul'da cadde ve sokaklarda birbirine tutunarak yürümeye çalışan çok sayıda esir kamplarından gelme askerin perişan hali insanların yüreğini parçalıyordu.
Aynı manzara İzmir ve Anadolu'nun her yerinde de yaşanıyordu.
Anadolu'daki Milli Mücadele'de dirençlerini yok etmek için savaş hukuku çiğnenerek kitle halinde Türk askerlerin gözleri kör edildi" ifadelerini kullandı.


Oktay Vural, bir süre önce verdiği soru önergesiyle, 1. Dünya Savaşı'nda İngilizlere esir düşen ve Mısır'ın İskenderiye şehri yakınlarındaki Seydibeşir Usare Kampı'na hapsedilen 15 bin Türk askerinin, dezenfekte bahanesiyle eli kırbaçlı ingiliz askerleri tarafından zorla sokuldukları yüksek miktarda cerasol içeren havuzda kör edildiklerini iddiasını meclis gündemine taşımıştı. Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül, Vural'a verdiği yanıtta, İngilizlere esir düşen Türk askerlerinin kasten kör edildikleri iddialarına ilişkin, Rapor, arşiv ve söz konusu eserlerde yapılan araştırmalar sonucunda, İngilizlerce kasti olarak bir kör etme olayının gerçekleştirilmediği, ancak özellikle İngilizlere esir düşen Türklerden binlercesinin kör döndükleri, bu olaylardan bazılarının yanlış ilaç verilmesi sonucunda meydana geldiği belirtilmektedir." dedi.

Yani İngilizler pardon demiş öylemi?
Yahu yeter artık ezilip büzüldüğümüz,bir kere olsun hakkımızı arayın be,bu olay tüm dünya arşivlerinde mevcut bir kere olsun haklılığımızı ispat edin,koca karılar gibi birbirinize laf yetiştireceğinize adam olunda bir işin ucundan tutun artık...